Ekonomist Zelyut’tan korkutan dolar yorumu: Kur daha dikiş tutmaz..
Ekonomist Zelyut’tan korkutan dolar yorumu: Kur daha dikiş tutmaz
Ekonomist Evren Devrim Zelyut, dolar kuruna dair önemli açıklarda bulundu. Dolar yorumda, 2001 krizine dikkat çeken Zelyut, “Dolarda dikiş atacak ve bu sefer bir duble kriz karşımıza çıkabilir” açıklamasında bulundu.
Ekonomist Evren Devrim Zelyut’tan, korkutan dolar kuru yorumu geldi. Dolar kurundaki yatay seyir, herkesi şaşırtmaya devam ederken, Zelyut “Rüzgar her an tersine dönebilir. Eylül 2024’ten sonra ikinci bir kriz dalgası karşımıza gelebilir” dedi.
“Dolarda dikişler atmak üzere” diyen Ekonomist Evren Devrim Zelyut, “Dolarda dikiş atacak ve bu sefer bir duble kriz karşımıza çıkabilir. Hani biz Şimşek’le bir kriz dönemini geride bırakıp daha iyiye gidecektik? Arkadaşlar, rüzgar her an tersine dönebilir. 2001’de yapılan bir hata tekrar ediliyor. İşte bu hatada ısrar ederlerse ve birazdan çözüm önerisi olarak sunacağımız konularda hükümet adım atmazsa, ikinci bir kriz dalgası dolarda dikişlerin atmasıyla karşımıza çıkacak diye değerlendiriyorum” ifadelerini kullandı.
EYLÜL 2024’TE İKİNCİ BİR KRİZ DALGASI GELEBİLİR
Zelyut, “Bakın, birinci kriz Eylül 2021’den Haziran 2023’e kadar geçen süredir. Eylül 2021’de faiz indirildi, Nas denildi. Ne oldu arkadaşlar? Bütün hayatımız altüst oldu, piyasa darmaduman oldu, dolar fırladı, enflasyon fırladı ve cin adeta şişeden çıktı, geri girmiyor. Şimdi bu birinci kriz. Bu birinci krizin etkilerini gidermek için Haziran 2023’te hükümet Şimşek’i getirdi. E, Şimşek’le bu işler düzeldi mi? Tabii ki düzelmedi ama en azından geçmişe göre para politikasında birazcık daha akıllı işler yapılıyor. Ama şu an öyle işaretler belirdi ki, işte arkadaşlar, Eylül 2024’ten sonra ikinci bir kriz dalgası karşımıza gelebilir. Bu yüzden duble bir krizle karşı karşıya gelebiliriz” dedi.
BU İŞ 2001 KRİZİNE BENZİYOR
“Ufuktaki bir riski görüyoruz, bunu anlatıyoruz ve bunu anlatırken de sadece sorunun bir parçası değiliz” diyen Zelyut, “Sadece problemi anlatmıyor, aynı zamanda bu problemden sıyrılmak için bir reçete ortaya koyuyoruz. Önce de dedim, hep söyledim. Ne dedim? Bakın, 2001’e benziyor bu iş. 2001’de kuru sabitlediğin zaman tüketimi patlattın, talebi patlattın, doğru çıktı, kuru zorladı, hem de enflasyon yukarıya doğru gitti ve yaptığım program çöpe gitti. Aynı risk şu an Şimşek’in programının başına da gelebilir diyoruz. Dolayısıyla burada önlem alınması lazım” şeklinde konuştu.
FAİZ ARTINCA FİRMALAR ÜRETİMİ AZALTTI
Ekonomist Evren Devrim Zelyut, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:
“Dolarda neden bu dikişler atabilir dediğimiz zaman, dış ticaret rakamlarına bir göz atmamız lazım. Şimşek’in oyun planı neydi? Yani kuru kontrol etmek için ne yapıyor? Faizi artırdı, değil mi? Faizi artırınca haliyle firmalar üretimi azalttı. Firmalar üretimi maliyetlerden dolayı azalttığı zaman ne oluyor? Bu firmalar dış girdiye bağlı çalıştığı için daha az dış girdi ithalatı yapıyorlar ve dönüp baktığınızda dış ticaret dengesi birazcık düzelmiş gibi gözüküyor.
EKİM-KASIM GİBİ FAİZ DÜŞMEYE BAŞLAR
Keşke böyle faiz artırımına dayalı dış ticaret dengesi düzelmesi, bunun ideali nedir? İhracata dayalı çalışacaksınız, rezervi dolarla, Euro’yla dolduracaksınız ve dış ticaret dengesi düzelecek. Ama bunu yapma imkanı olmadığı için bu hükümet ne yapıyor? Faiz arttırıyor. E şimdi bakın, bu oyun planının çalıştığını görüyoruz. 2023’te 43,5 milyar dolar açık, 30.2 milyar dolara düşmüş. Ama bir yan etkisi var, işsizlik diyoruz değil mi? E ne olacak, sonsuza kadar faizler yukarıda kalabilir mi? Kalamaz. Ekim-Kasım ayında o faiz düşmeye başladığı zaman işte orada üretim artacak, üretim artınca ithalat artacak, ithalat artınca kur yukarıya doğru gidecek, kur yukarı gidince hadi size buyurun enflasyon yukarıya gitti. Aynı zamanda diyoruz ki Ekim-Kasım kırılma ayı. Çünkü öyle Merkez Bankası’nın dediği gibi Eylül’den Ekim’den sonra dezenflasyon yani enflasyonun düşmesi karşımıza çıkmayabilir. Çünkü yazın bereketi gidecek, baz etkisi gidecek.
SONBAHARDA BÜYÜK RİSK VAR
Bakın al sana ikinci risk. Yani yaz ve baz etkisinin gitmesi, artı bir de faizlerin düşürülerek üretim çarkının artması ithalatı artıracak dedik. Bunlar risk sonbahar için. Ama bakın, daha sonbahara gelmeden bile bu oyun planında yine birtakım arızalar çıkmaya başladı. Nedir arızalar? Aynen 2001 krizinde olduğu gibi. 2001 krizinde de, attım bunu yine anlatacağım farkındalık olması adına, kuru sabitledi, resmi bir şekilde 32’de sabitledik ve 2001’de ne olmuştu? Tüketim patlamıştı. Tüketim patlayınca dış ticaret açığı patlamıştı, dış ticaret açığı patlayınca da haliyle kur yukarı gitmişti. Bakın burada aynı hata yapılıyor.
CİDDİ YAPISAL REFORMLARIN YAPILMASI GEREKİR
Tüketim malları ithalatı 11 ayda %28 artmış. Yani zenginin talebi artıyor. Gelir dağılımının bozulmasıyla küçük bir grup %10’luk kesim talebi artırıyor ve bu enflasyonu yukarı çekiyor. Dolayısıyla enflasyonla mücadele geniş halk kitlelerine saldırarak değil, bu mutlu azınlığı vergilendirerek olur. Burada ciddi yapısal reformların yapılması gerekir.
EYLÜL’DE DOLARDA DİKİŞLER ATABİLİR
O yüzden diyorum ki Eylül’de dolarda dikişler atabilir. Bu krizi önlemek için ne yapmaları lazım? Bakın, çözüm önerisi olarak şunu sunuyorum. Evet, hükümetimizin yapması gereken şey lüks tüketime vergi koymalısınız arkadaşlar. Geniş halk kitlelerine değil. Gelir dağılımında bozulma olmuş ve burada mutlu azınlık enflasyonu yukarı çekiyor. E bu mutlu azınlıkta, arabalarda, gayrimenkullerde, pek çok yerde vergiyle dengeye getirilmelidir. İşte budur. Dolayısıyla çözümümüz budur ve yapısal reformlar önemlidir.
EYLÜL’DE RÜZGÂR SERT ESEBİLİR
Dışarıya iyi bir hikaye sunmalısınız ve gelen paralar sıcak para olmamalı, uzun vadeli kalmalılar. O yüzden diyorum ki yaz ayları güzel geçebilir, nehirin durgun aktığı zamanlar. Ama Eylül ve sonrasında işte rüzgar sert esebilir, dalgalar büyük gelebilir. İşte o zaman söylediklerimiz devreye girer.”
Kaynak: YeniDevir Read More