2024-2025 sezonunda en çok seyircisi olan takımlar belli oldu
2024-2025 sezonunda en çok seyircisi olan takımlar belli oldu: 3. Lig ekibi ikinci sırada!
2024-2025 sezonunda en çok seyircisi olan takımlar belli oldu. 3. Lig takımlarından Bursaspor taraftarıyla sezona damga vurdu. Yeşil beyazlılar ikinci sırada yer aldı. Peki zirvede kim var, dört büyüklerin seyirci sayıları kaç? İşte ayrıntılar ve dört büyük takım Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe ile Trabzonspor’un seyirci sayıları…
2024-2025 sezonunda en çok seyircisi olan takımlar belli oldu. 3. Lig takımlarından Bursaspor taraftarıyla sezona damga vurdu. Yeşil beyazlılar ikinci sırada yer aldı. Peki zirvede kim var, dört büyüklerin seyirci sayıları kaç? İşte ayrıntılar ve dört büyük takım Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe ile Trabzonspor’un seyirci sayıları…TFF 3. Lig ekiplerinden Bursaspor, 2024-2025 sezonunda 6 maçta yeşil-beyazlı takımı stadyumda destekleyen toplam 240 bin 865 taraftarla profesyonel liglerle en çok seyircisi olan ikinci ekip oldu.Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor gibi takımları geride bırakan Bursaspor, hem yenilmezliğiyle hem de seyircisiyle milli ara öncesi döneme damgasını vurdu.Sıralamanın birincisi 309 bin 466 seyirci ile Galatasaray yer aldı.Fenerbahçe 200 bin 933 kişi ile üçüncü sıraya yerleşti.Beşiktaş 172 bin 897 kişi ile dördüncü oldu.Sahada bu sezon istenen sonuçları alamayan Trabzonspor 124 bin 450 kişi ile beşinci sırada yer aldı.Samsunspor 123 bin 437 kişi ile altıncı, Konyaspor 89 bin 490 kişi ile yedinci, Göztepe 85 bin 743 ile sekizinci ve Kocaelispor 76 bin 152 kişi ile dokuzunda oldu.
Kaynak: ntv.com.tr
Ülke | Türkiye |
---|---|
Düzenleyen | Türkiye Futbol Federasyonu |
Konfederasyon | UEFA |
Kuruluş | 21 Şubat 1959 |
Takım sayısı | 19 |
Seviye | 1 |
Alt lig | 1. Lig |
Yerel kupa(lar) | Türkiye Kupası Süper Kupa |
Uluslararası kupa(lar) | UEFA Şampiyonlar Ligi UEFA Avrupa Ligi UEFA Konferans Ligi |
Son şampiyon | Galatasaray (2023-24) |
En çok şampiyon olan | Galatasaray (24 kez) |
En çok oynayan | Umut Bulut (515) |
En çok gol atan | Hakan Şükür (249) |
Yayıncı | Türkiye: BeIN Sports Uluslararası: Çeşitli |
Resmî site | tff.org |
Süper Lig ya da sponsorluk anlaşması gereği Trendyol Süper Lig, Türkiye‘deki en üst seviye futbol ligidir. Bir sezonda 19 takımın mücadele ettiği ligde, her takımın diğerleriyle ikişer maç yaptığı çift devreli lig usulü uygulanır. En üst sırada yer alan takım şampiyon olurken son dört sıradaki takım 1. Lig‘e düşmekte, 1. Lig’deki üç takım ise ertesi sezon mücadele etmek üzere Süper Lig’e yükselir. Ağustos ve mayıs ayları da dâhil olmak üzere dokuz ay süren bir organizasyon olan Süper Lig’in 2023-24 sezonu, 38 hafta ve 380 maçtan oluşmaktadır. 2022-23 sezonunu lig, UEFA ülkeler sıralamasında 12. sırada tamamlamıştır ve 2023-24 sezonunda UEFA Şampiyonlar Ligi‘ne 1, UEFA Konferans Ligi‘ne 2 takım yollar. Türkiye Kupası şampiyonu olup ilk 3’e giremeyen bir takım UEFA Avrupa Ligi 2. eleme turuna katılabilir.
İstanbul, Ankara ve İzmir bölgesel liglerinden toplam 16 takımın katılımıyla 1959 yılında “Millî Lig” adıyla ilk sezonu düzenlenen lig, o sezon iki gruba bölünmüş ve bu grupların birincileri arasında yapılan iki maç sonunda şampiyonunu bulmuştu. 1962-63 sezonunda “Türkiye 1. Futbol Ligi”, 2001-02 sezonu başında “Süper Lig” adı kullanılmaya başlanırken bu dönemden sonra farklı sponsorların desteği sebebiyle lig adının başına sponsor adı eklenerek kullanıldı. Zaman içinde katılımcı sayısı ve format bakımından çeşitli değişikliklere uğradı.
Şimdiye dek 77 takımın mücadele ettiği Süper Lig’de Galatasaray, 24 şampiyonlukla en çok şampiyon olan takımdır. Fenerbahçe 19, Beşiktaş 16, Trabzonspor 7, Bursaspor ile İstanbul Başakşehir ise birer kez şampiyonluk yaşamıştır. Tamamlanan son sezonu olan 2023-24 sezonunda şampiyonluğa ulaşan takım Galatasaray’dır.
Çeşitli şehirlerden takımların yer aldığı Türkiye’deki ilk ulusal futbol turnuvası 1924’ten 1951’e kadar Türkiye Futbol Şampiyonası adıyla düzenlendi.[1][2] 1937 ile 1950 yılları arasında düzenlenen Millî Küme‘ye; İstanbul, Ankara ve İzmir futbol liglerinde üst sıralarda yer alan takımlar katılmaktaydı.[3][4] 1951 yılında ülkede profesyonel futbolun kabul edilmesiyle birlikte önce 1952’de İstanbul’da, 1955’te ise Ankara ve İzmir’de profesyonel ligler kuruldu.[5] 1955-56 sezonuyla birlikte başlayan Şampiyon Kulüpler Kupası‘nın 1956-57 ve 1957-58 sezonlarına Türkiye’den katılacak takımı belirlemek için, üç bölgesel profesyonel ligdeki takımların mücadele ettiği Federasyon Kupası organize edildi. İki sezon süren bu organizasyonun her iki sezonunda da şampiyon olan takım Beşiktaş‘tı.
Türkiye Futbol Federasyonu başkanlığına Orhan Şeref Apak‘ın gelmesi sonrasında, ulusal bir lig kurulması için çalışmalara başlandı.[6] Önceleri 1960 yılında başlaması planlanan Millî Lig’in, federasyon tarafından Nisan 1958’de alınan kararla 1959 yılında başlaması ve Federasyon Kupası’nın yerini alması belirlendi.[7][8] 1958-59 sezonunda profesyonel bölgesel liglerin son kez düzenlenmesinin ardından İstanbul Profesyonel Ligi’ni ilk 8 sırada tamamlayan Fenerbahçe, Galatasaray, Karagümrük (günümüzdeki adı Fatih Karagümrük), İstanbulspor, Beşiktaş, Beykoz (günümüzdeki adı Beykozspor 1908), Adalet (günümüzdeki adı Alibeyköyspor) ve Vefa, Ankara Profesyonel Ligi’ni ilk 4 sırada tamamlayan Ankara Demirspor, Ankaragücü, Gençlerbirliği ve Hacettepe (günümüzdeki adı Keçiörengücü) ile İzmir Profesyonel Ligi’ni ilk 4 sırada tamamlayan Karşıyaka, Altay, İzmirspor ve Göztepe‘nin katılımıyla Millî Lig’in ilk sezonu 1959’da gerçekleştirildi.[9] 16 takımın mücadele ettiği sezonda takımlar, beyaz ve kırmızı olarak adlandırılan iki gruba ayrıldı ve gruplardaki her takım deplasmanlı olarak birbiriyle karşılaştı.[9] Beyaz grubun lideri Fenerbahçe ile kırmızı grubun lideri Galatasaray’ın karşılaştığı iki ayaklı final sonrasında ligin ilk şampiyonu Fenerbahçe oldu.
1959-60 sezonu öncesinde ligdeki takım sayısının 20’ye çıkarılması kararlaştırıldı.[10] Bu bağlamda İstanbul, Ankara ve İzmir’de gerçekleştirilen eleme grupları sonrasında oluşturulan 6 takımlık Federasyon Kupası’nın final grubunda ilk dört sırayı alan Kasımpaşa, Şeker Hilâl (günümüzdeki adı Turanspor), Feriköy ve Altınordu, 1959-60 sezonunda ligde oynamaya hak kazandı.[11][12] Önceki sezonun aksine çift devreli lig usulüyle düzenlenen sezonu[13] şampiyon olarak tamamlayan Beşiktaş, lig tarihindeki ilk şampiyonluğunu elde etti. Ligin son üç sırasındaki Adalet, Hacettepe ve Altınordu; İstanbul, Ankara ve İzmir liglerini ilk sırada tamamlayan Eyüp, PTT (günümüzdeki adı Türk Telekom) ve İzmir Demirspor ile Adana Demirspor‘un oluşturduğu yedi takım arasında, sonraki sezon Millî Lig’de yer alacak takımları belirlemek amacıyla tek devreli baraj maçları yapıldı.[14][15] Baraj maçları sonunda ilk üç sırayı alan Altınordu, Adana Demirspor ve PTT; ertesi sezon Millî Lig’de oynamaya hak kazandı. 1960-61 sezonunda ilk kez üç il dışındaki bir takım, Adana‘nın Adana Demirspor takımı ligde mücadele etti. Fenerbahçe’nin şampiyonluğuna sahne olan sezonun sona ermesinin ardından, önceki sezonla benzer formata sahip baraj maçları gerçekleştirildi. Son üç sıradaki Altay, Altınordu ve Adana Demirspor ile üç bölgesel lig birincileri Yeşildirek, Toprakspor ve Kültürspor‘un katıldığı baraj maçları sonucunda Altay ile Altınordu ligde kalırken Yeşildirek, Millî Lig’e yükseldi. Galatasaray’ın ilk şampiyonluğunu kazandığı 1961-62 sezonu sonundaki baraj maçlarında son üç sıradaki Vefa, Ankara Demirspor ve Şeker Hilâl ile bölgesel lig birincileri Beyoğlu, Hacettepe ve İzmir Demirspor yer aldı. Önceleri bu terfi maçları sonucunda gelecek sezon için bir takımın ligde mücadele etmeye hak kazanması planlanmışken[16] daha sonra alınan kararla baraj maçlarını ilk beş sırada tamamlayan takımlar lige alınarak 1962-63 sezonu için ligdeki takım sayısı 22’ye çıkarıldı.[17] “Kırmızı” ve “Beyaz” adlı gruplara ayrılan takımlar, çift devreli lig usulüne göre mücadele etti. Grupları ilk altı sırada tamamlayan takımlar Şampiyonluk Grubu’nda, 7. ile 9. arasında tamamlayan takımlar ise ligdeki sıralarını ortaya koyma amaçlı Klasman Grubu’nda mücadele ederken normal sezonu son iki sırada (10 ve 11.) tamamlayan dört takım ligden düştü. Şampiyonluk grubunu ilk sırada tamamlayarak üst üste ikinci şampiyonluğunu elde eden Galatasaray; kaydettiği 105 golle lig tarihinde “bir sezonda en çok gol atan takım” unvanının da sahibi oldu.
1963-64 sezonuyla birlikte 2. Lig kurulurken Millî Lig ise 1. Lig olarak anılmaya başlandı. Önceki sezondan yükselen takım olmaması sebebiyle, önceki sezon ligden düşen takımlarla birlikte ligde mücadele eden takım sayısı 18’e düştü. Önceki sezonun aksine tüm takımların bir arada yer aldığı sezonu Fenerbahçe şampiyon olarak tamamladı. Son üç sıradaki takım, ligden düşse de Türkiye Futbol Federasyonu tarafından son haftadaki Kasımpaşa karşılaşmasında şike yaptığına karar verilen Karşıyaka’nın iki puanı silindi ve Beykoz yerine ligden düşürüldü.[18] 2. Lig’i şampiyon olarak tamamlayan Şekerspor’un da 1. Lig’de oynamaya hak kazanmasıyla birlikte 1964-65 sezonu 16 takımın mücadelesine sahne oldu.[19] Fenerbahçe’nin şampiyonluğuyla sonuçlanan sezonu son sırada tamamlayan Altınordu, ligden düşerken 2. Lig şampiyonu Vefa, tekrar 1. Lig’e döndü. Beşiktaş’ın şampiyon olarak tamamladığı 1965-66 sezonunda ligin son iki sırasındaki takımlar küme düşerken Gençlerbirliği ligi üçüncü sırada tamamlamış ve ilk defa şampiyonluk yaşayan üç takım dışındaki bir takım, ilk üç sırada kendine yer bulmuştu.[20] 1963-64 sezonunda şike yaptığı gerekçesiyle ligden düşürülen Karşıyaka’nın, Danıştay kararı sonrasında 1. Lig’e alınması sonrasında 1966-67 sezonu 17 takımın katılımıyla gerçekleşti.[21][22] Öte yandan 2. Lig şampiyonu Eskişehirspor ilk kez 1. Lig’de oynamaya hak kazanmıştı. Beşiktaş’ın şampiyonluğuyla geçen 1966-67 sezonunu son üç sırada tamamlayan takımlar, ligden düşerken 2. Lig’deki gruplarını lider olarak tamamlayan Bursaspor ile Mersin İdman Yurdu; ilk defa 1. Lig’de oynamaya hak kazandı. Takip eden 1967-68 sezonunda, üç il dışındaki illerden ilk defa birden fazla katılımcı sağlandı. Öte yandan bir önceki sezon Beykoz ile oynadığı ve 1-0 galip devam ettiği maçın, çıkan olaylar sebebiyle ertelenen ve daha sonradan tekrar oynanarak 1-1 sona eren maçın, kendi lehine sonuçlanması gerektiği konusunda Danıştay’a yaptığı başvurusu kabul edilen Şekerspor da lige katılım hakkı kazanmıştı.[23] Son katılımla birlikte 17 takıma ulaşan sezon, Fenerbahçe’nin şampiyonluğuyla sona ererken bir sonraki sezon 16 takımın kalması için son üç sıradaki takım ligden düşürülürken 2. Lig’deki gruplarını lider bitiren iki takım, 1. Lig’e yükseldi. 1968-69 sezonunda ligi Galatasaray şampiyon olarak tamamlarken ligi ikinci sırada tamamlayan Eskişehirspor; bu sıraya kadar yükselen ilk Anadolu takımı oldu.[20] Fenerbahçe’nin şampiyon olduğu ve Samsunspor‘un ilk kez 1. Lig’de mücadele ettiği 1969-70 sezonunda ikinci ve üçüncü sırayı Eskişehirspor ve Altay’ın almasıyla ilk üçte ilk defa iki Anadolu takımı birden yer almıştı.[20]
1960’ların sonunda 1. Lig’e yükselmeye başlayan Anadolu kulüpleri, 1970’lerde de bu yükselişleri devam ettirdi. 1970-71 sezonunda Boluspor, 1971-72 sezonunda Adanaspor ve Giresunspor, 1973-74 sezonunda Kayserispor (günümüzdeki adı Kayseri Erciyesspor), 1974-75 sezonunda Trabzonspor ve Zonguldakspor (günümüzdeki adı Fenerspor), 1975-76 sezonunda Orduspor ve Balıkesirspor, 1977-78 sezonunda Diyarbakırspor, 1978-79 sezonunda Kırıkkalespor, 1979-80 sezonunda Gaziantepspor ve Rizespor (günümüzdeki adı Çaykur Rizespor), 1980-81 sezonunda Kocaelispor, 1981-82 sezonunda Sakaryaspor, 1982-83 sezonunda Sarıyer ve Antalyaspor, 1983-84 sezonunda Denizlispor, 1984-85 sezonunda Malatyaspor, 1988-89 sezonunda Konyaspor ve Kahramanmaraşspor, 1989-90 sezonunda ise Zeytinburnuspor ilk defa 1. Lig’de mücadele etmişti. 1970-71, 1971-72 ve 1972-73 sezonlarında üst üste üç şampiyonluk yaşayan Galatasaray, ligde üst üste üç şampiyonluk serisi yakalayan ilk takım oldu.[20] Fenerbahçe’nin lider tamamladığı 1973-74 ve 1974-75 sezonlarının ardından gelen 1975-76 sezonunda ilk kez üç İstanbul takımı dışındaki bir takım, bir önceki sezon lige yükselmiş olan Trabzonspor şampiyonluğa ulaştı.[20] Trabzonspor bu unvanını 1976-77 sezonunda da sürdürürken 1977-78 sezonu Fenerbahçe’nin şampiyonluğuyla tamamlanmıştı. Sonraki üç sezon ise Trabzonspor’un üst üste üç şampiyonluğuyla geçildi.
1980-81 sezonunun devam ettiği sırada, Türkiye Kupası’nda şampiyonluğa ulaşan takımın 1. Lig’e katılma hakkı veren bir kanun yürürlüğe girmişti. O sezon Türkiye Kupası şampiyonluğu yaşayan 2. Lig takımlarından Ankaragücü, ligdeki pozisyonundan ötürü 1. Lig’e katılamasa da ilgili kanun gereğince ertesi sezon için 1. Lig’de mücadele etmeye hak kazanmış ve bu sebepten ötürü sezon 17 takımın mücadelesine sahne olmuştu. Beşiktaş’ın şampiyonluk yaşadığı 1981-82 sezonu öncesinde alınan karar doğrultusunda ertesi sezon ligdeki takım sayısı 18’e çıkarıldı. Bu sayıyı yakalamak için ligin son üç sırasındaki takım düşerken 2. Lig’den dört takım yükseldi.[24] 1982-83 sezonunda Fenerbahçe, lig tarihindeki 10. şampiyonluğuna ulaştı ve 10 şampiyonluk elde eden ilk takım oldu. 1983-84 sezonunda Trabzonspor şampiyon olurken 1984-85 sezonunda Beşiktaş ile aynı puana sahip olan Fenerbahçe, gol averajı farkıyla elde edilen ilk lig şampiyonluğunu yaşadı.[20] Aynı sezon, Denizlispor’un Orduspor maçında cezalı futbolcu oynattığı gerekçe gösterilerek bu maç Orduspor’un hükmen galibiyetiyle tescil edilmişti. Ancak bu maça yaptığı itirazın Danıştay tarafından kabul edilmesi üzerine Denizlispor ligden düşürülmedi ve Beşiktaş’ın averaj farkıyla Galatasaray’ı geride bırakarak şampiyon olduğu 1985-86 sezonu 19 takımın katılımıyla gerçekleştirildi.[20][25] Sezon başında son dört sıradaki takımın küme düşürülmesi ve 2. Lig’deki üç grup birincilerinin 1. Lig’e yükselmesi planlansa da;[26] ligi 16. sırada bitiren Bursaspor, Federasyon Kupası şampiyonluğunu kazanması sayesinde ligden düşürülmedi ve Galatasaray’ın şampiyon olduğu 1986-87 sezonunda da lig 19 takımda kaldı.[27]
1986-87 sezonu sonunda ligin son dört sırasındaki takımın ligden düşürülmesi ve 2. Lig’den üç takımın lige dahil olmasıyla birlikte ertesi sezon mücadele edecek takım sayısı 18’e düştü.[28] Ligin başlamasının ardından Kocaelispor’un, önceki sezon oynanan Zonguldakspor-Boluspor maçında şike yapıldığı iddiasıyla mahkemeye başvurması sonrasında alınan karar doğrultusunda lige bir süre ara verildi. Sezona 2. Lig’de başlayan Kocaelispor, mahkeme tarafından verilen kararla, ligin ikinci haftasında 1. Lig’e alındı.[29] Aynı maçla ilgili olarak daha sonradan Bursaspor’un yaptığı başvuru da takım lehine sonuçlandı ve sezona 2. Lig’de başlayan Bursaspor da 1. Lig’de kaldı.[30][31] 1987-88 sezonu öncesinde federasyon tarafından alınan kararla üç puanlı sisteme geçilerek önceki sezonların aksine galip gelen takıma iki yerine üç puan verilmesi kararlaştırıldı.[32][33] 20 takımın katılımıyla gerçekleştirilen 1987-88 sezonu atılan 1032 golle lig tarihinin en gollü sezonu olurken şampiyonluğu Galatasaray kazandı. Sezon sonunda son dört sıradaki takım 2. Lig’e, 2. Lig’deki gruplarını lider tamamlayan üç takımın ise 1. Lig’e yükselmesi sebebiyle 1988-89 sezonunda 19 takım mücadele etti. 20 Ocak 1989 günü Malatyaspor deplasmanına giden Samsunspor otobüsü kaza yaparken kaza sonucunda takımın üç oyuncusu ile teknik direktörü öldü, iki futbolcusu ise kaza sebebiyle kariyerini sonlandırmak durumunda kaldı.[34][35] Kazanın ardından lige devam edemeyen ve kalan maçlarından hükmen 3-0 mağlup ayrılan takım, ligi son sırada tamamlasa da federasyon tarafından sağlanan özel statü ile ligde kaldı.[36][37] Samsunspor’un önünde, ligi son üç sırada tamamlayan takımların ligden düşmesi ve 2. Lig’den de üç takımın lige yükselmesi sonucunda 1989-90 sezonunda 19 takımın katılımıyla gerçekleştirilmesi planlansa da; 1. Lig’e yükselme hakkı kazanan Bursaspor’ın B takımı, bir kulübün iki farklı takımının aynı ligde yer alamaması sebebiyle lige alınmadı ve sezon 18 takımın mücadelesine sahne oldu.[38]
1989-90 sezonunu Beşiktaş şampiyon olarak tamamlarken sezon sonunda ligin son beş sırasındaki takım 2. Lig’e düşürüldü ve 2. Lig’den üç takım 1. Lig’e yükseltildi. Bu değişiklikle birlikte 1990-91 sezonunda takım sayısı 16’ya indirilmişti.[39][40] Bakırköyspor ve Aydınspor‘un 1. Lig’de ilk kez mücadele ettiği 1990-91 sezonunu lider tamamlayan Beşiktaş, üst üste ikinci şampiyonluğuna ulaştı. 1992’de Türkiye Futbol Federasyonunun özerkleşmesi sonrasında yapılan sponsorluk anlaşmaları ve 1996’da uygulamaya konan havuz sistemiyle birlikte 1. Lig takımlarının naklen yayınları gelire çevrilmesiyle bütçeleri arttı.[41][42] 1992-93 sezonunda ligi Beşiktaş ile aynı puanda tamamlamasına rağmen averaj farkıyla şampiyon olan Galatasaray, 1993-94 sezonunda da bu unvanını sürdürdü.[20] Diğer taraftan 1993-94 sezonunda Kardemir Karabükspor ilk kez 1. Lig’de yer almıştı. Aynı sezon üç takımın ligden düşüp 2. Lig’den beş takımın yükselmesiyle 1994-95 sezonunda takım sayısı 18’e çıkarıldı.[43]
Petrol Ofisi ile Vanspor‘un ilk defa 1. Lig’de mücadele ettiği 1994-95 sezonunu Beşiktaş, iki sezonluk aranın ardından şampiyon olarak tamamladı. Takip eden sezonda Fenerbahçe, 1990’lardaki tek şampiyonluğunu elde etti.[20] 1996-97 sezonunda Çanakkale Dardanelspor, 1998-99 sezonunda ise Erzurumspor ilk 1. Lig deneyimini yaşadı. 1996-97 sezonundan 1999-00 sezonuna kadarki dört sezonluk süreçte Galatasaray, üst üste dört şampiyonluk yaşayarak lig tarihinin en uzun şampiyonluk serisini yakaladı. Öte yandan 1999-00 sezonu öncesinde Telsim ile Türkiye Futbol Federasyonu arasında imzalanan anlaşma neticesinde ligin adı Telsim Türkiye 1. Ligi olsa da,[44][45] lige sponsor adı verilmesi kanunlara aykırı bulunarak sezon başlamadan önce sponsorsuz isme dönülmüştü.[46] 2000-01 sezonu öncesinde getirilen uygulamayla takımlara, lig tarihinde yaşadığı her beş şampiyonluk için formalarındaki logosunun üstünde bir yıldız taşıma hakkı verildi.[47] Yimpaş Yozgatspor ile Siirtspor‘un ilk kez 1. Lig’de yer aldığı 2000-01 sezonunda Fenerbahçe şampiyonluğa ulaştı. 2001-02 sezonunda ligin adı Süper Lig olarak değiştirilirken Galatasaray şampiyon olan takım oldu.